Anasayfa | Yönetim | Sendikamız | İletişim
İnsan, Emek ve Küresel Rekabet Uluslararası Kongresi İstanbul'da Başladı
04 Mayıs 2018

Memur-Sen ve TODAİE iÅŸ birliÄŸiyle organize edilen "İnsan, Emek ve Küresel Rekabet" uluslararası kongresi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide SarıeroÄŸlu, Memur-Sen Genel BaÅŸkanı Ali Yalçın, TODAİE Genel Müdürü Onur Ender Aslan, 105 farklı ülkeden 154 uluslararası konfederasyon ve 286 konfederasyon temsilcisinin teÅŸrifiyle İstanbul’da baÅŸladı. 

Memur-Sen ve TODAİE iÅŸ birliÄŸiyle organize edilen "İnsan, Emek ve Küresel Rekabet" uluslararası kongresi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide SarıeroÄŸlu, Memur-Sen Genel BaÅŸkanı Ali Yalçın, TODAİE Genel Müdürü Onur Ender Aslan, 105 farklı ülkeden 154 uluslararası konfederasyon ve 286 konfederasyon temsilcisinin teÅŸrifiyle İstanbul’da baÅŸladı. Kongreye Memur-Sen Genel BaÅŸkan Yardımcısı ve Enerji Bir-Sen Genel BaÅŸkanı Hacı Bayram Tonbul, Genel BaÅŸkan Vekili Mehmet DoÄŸan, Genel BaÅŸkan Yardımcıları Cemil Åžentürk, Gürkan Kaya ve Mehmet ReÅŸit Gürbüz katıldı.

Kongrede konuÅŸan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide SarıeroÄŸlu, “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı’nın hemen akabinde düzenlediÄŸi bu program için teÅŸekkür ediyorum. Programın emek mücadelesine büyük katkısının olacağını düÅŸünüyorum” dedi. Kamu görevlilerinin çalışma ÅŸekilleriyle ilgili bir deÄŸiÅŸiklik olmayacağını vurgulayan SarıeroÄŸlu, “657 sayılı kanuna yönelik bir çalışmamız yok” diye konuÅŸtu.

Memur-Sen Konfederasyonu ile Türkiye ve OrtadoÄŸu Amme İdaresi Enstitüsü (TODAİE) iÅŸ birliÄŸiyle 105 farklı ülkeden 154 uluslararası konfederasyon ve 286 konfederasyon temsilcisinin teÅŸrifiyle gerçekleÅŸtirilen, "İnsan, emek ve küresel rekabet" temalı uluslararası kongre İstanbul'da baÅŸladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide SarıeroÄŸlu, Memur-Sen Genel BaÅŸkanı Ali Yalçın, TODAİE Genel Müdürü Onur Ender Aslan, 105 farklı ülkeden 154 uluslararası konfederasyon ve 286 konfederasyon temsilcisinin teÅŸrifiyle gerçekleÅŸtirilen kongrede “Küresel Adalet” vurgusu yapıldı.


SarıeroÄŸlu: 657 sayılı kanuna yönelik bir çalışmamız yok

Kongrede konuÅŸan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide SarıeroÄŸlu, “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı’nın hemen akabinde düzenlediÄŸi bu program için teÅŸekkür ediyorum. Programın emek mücadelesine büyük katkısının olacağını düÅŸünüyorum. Memur-Sen, uluslararası sendikal hareketlilik içinde güçlü duruÅŸuyla örnek kuruluÅŸlarımızdan biridir” dedi.

“Nerede bir mazlum varsa acılarını dindirmek, maÄŸduriyetlerini gidermek için çaba gösteriyoruz” diyen SarıeroÄŸlu, “Biz vicdanların samimi duruÅŸuyuz” dedi.

Kamu görevlilerinin çalışma ÅŸekilleriyle ilgili bir deÄŸiÅŸiklik olmayacağını vurgulayan SarıeroÄŸlu, “657 sayılı kanuna yönelik bir çalışmamız yok” diye konuÅŸtu.

Kongrede konuÅŸan Memur-Sen Genel BaÅŸkanı Ali Yalçın ise, son üç yüz yıldır dünyaya hakim olan sistemin açtığı yaralara çözüm aramak için toplandıklarını belirtti. Yalçın, "Ben inanıyorum ki, bu toplantıda oluÅŸacak irade, dayanışma ruhuyla birlikte bir milat niteliÄŸi taşıyacaktır. Çünkü bizi bir araya getiren duygu samimiyettir. İnsanlığa karşı duyduÄŸumuz sorumluluktur. Finansal kapitalizmin sebep olduÄŸu bütün kırılmalara raÄŸmen, direnme azmini sürdüren bu güzide topluluÄŸun insanlık için, insana dair söyleyeceÄŸi söz umut ilkesini daha da güçlendirecektir. Buradan bütün insanlığa söyleyeceÄŸimiz söz, emin olun krizlerle boÄŸulan dünyamıza köklü çözümlerin kapısını aralayacaktır" diye konuÅŸtu.

Yalçın: Dayanışma İçin Birbirimizi Aracısız Dinlemeliyiz

Dayanışmanın ilk ÅŸartının gerçeklerle yüzleÅŸmek olduÄŸunu belirten Memur-Sen Genel BaÅŸkanı Ali Yalçın, dünya egemenlerinin de bundan korktuÄŸunu sözlerine ekledi. Yalçın sözlerini ÅŸu ÅŸekilde sürdürdü: "Onların korkularının baÅŸlarına gelmesi için, bizi birbirimizde ayıran söylem stratejilerini ifÅŸa etmek gerekiyor. Bütün dünyayı hegemonyası altına alan oligarÅŸik söylem, egemen medya ideolojisi üzerinden algıları hükmü altına alıyor. Bu yüzden, üretimin öznesi olan emeÄŸi maliyet unsuruna indirgeyen, emekçileri nesneleÅŸtiren neo-liberal oligarÅŸinin iktidarını “aÅŸmak” istiyorsak, Afrika’dan Latin Amerika’ya, Asya’dan Avrupa’ya güçlü bir dayanışma hattı kurmak zorundayız. Dayanışma için aracısız bir ÅŸekilde birbirimizi dinlememiz gerekiyor. Egemen medyanın propagandalarını tersyüz etmenin tek yolu da buradan geçiyor."

Emek Sermayeden DeÄŸerlidir

Yalçın konuÅŸmasında medyanın manipülasyonlarına da deÄŸinerek, Türkiye ve DAEÅž arasında bir baÄŸ varmış gibi gösterildiÄŸini, bunun ise büyük bir oyunla algı oluÅŸturulmak üzere planlandığını söyledi. 

Yalçın bu baÄŸlamda ÅŸunları söyledi: "Terör emperyalizmin silahıdır. Emperyalizm, kendi çıkarları doÄŸrultusunda kullandığı örgütlerle bizim “toza dönüÅŸtürme” dediÄŸimiz stratejiyi hayata geçiriyor. Bu arada medya da bir silah olarak kullanılıyor. Çünkü emperyalizm; insanı nesneleÅŸtirerek, toplumları diz çöktürerek ve coÄŸrafyaları toza dönüÅŸtürerek insanlığı savunmasız bırakmayı hedefliyor. Ne yazık ki; bugünkü manzara bu. Ve bu manzarayı gören, emperyalizme direnen ülkelere karşı tecrit liderlere karşı tehdit politikaları uygulanıyor. Fakat dünya beÅŸten büyüktür. İnsanlık, emperyalizmden güçlüdür. Ve bu salonda görüldüÄŸü gibi emek, sermayeden deÄŸerlidir. Egemenler her ne yaparlarsa yapsınlar, hangi oyunu oynarlarsa oynasınlar, medyaları üzerinde hangi propagandayı yaparlarsa yapsınlar bu gerçek deÄŸiÅŸmeyecek. Çünkü gerçekler er ya da geç ortaya çıkıp yalanları tarihin çöplüÄŸüne süpürür. Çünkü gerçekleri görenler meydanlara, kürsülere çıkıp bugünün egemenlerine “artık bitti, gücünüz tükendi” haykırışını deklare ederler. Bugün tam da bunun için buradayız."

Adalet ve Devlet Kavramı Emperyalizmin Toza DönüÅŸtürme Stratejisine Maruz Bırakıldı

Türkiye'nin dört milyondan fazla mazlum ve maÄŸdur insanı misafir ettiÄŸini hatırlatan Yalçın, bölgede göçün devam ettiÄŸini belirtti. Yalçın, ölümleri istatistiki bilgiler olarak gören kapitalist sisteme de tepki gösterdi. "Emperyalizmin toza dönüÅŸtürme stratejilerine maruz kalan kavramlardan ikisi de devlet ve adalettir" diyen Yalçın, Washington uzlaşısıyla devreye sokulan devlet ilkesinin kendilerini de ilgilendirdiÄŸini kaydetti.

Washington uzlaşısını küresel faÅŸizm olarak niteleyen Yalçın, bu uzlaşının metropol ülkelerde sadece ekonomik boyutu hayata geçirildiÄŸine dikkat çekti. Metropolün dışındaki ülkelerde ise devletlerin toza dönüÅŸtürülerek parçalanmak istendiÄŸini belirten Yalçın, "Burada temel bir ilkeyi belirtelim, aslında kapitalist devlet yoktur, kapitalistlerin devleti vardır. Tıpkı Amerika gibi. Bugün terörü önleme stratejisi çerçevesinde ihraç edilen ÅŸiddetin amacı iÅŸte bu kapitalistlerin iktidarını güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Latin Amerika’da ve Afrika’da yapılan darbeler... OrtadoÄŸu’da yürütülen stratejiler... Amerika’da cari hale gelen bire 99 sisteminin küresel anlamda hayata geçirilmesi için gerçekleÅŸtirilmektedir. Onun için kavramları yerli yerine oturtmak gerekiyor. Biz her birimiz kendi ülkemizde adaleti merkeze alan, paylaşımcı ve kendi kültürümüzle yoÄŸrulmuÅŸ sivillik ilkesine göre bir devleti savunursak bize dayatılan sisteme karşı büyük bir mevzi kazanırız. Katılımcılık burada anlam kazanır. Gerçek demokrasi bu ÅŸekilde hayata geçer. Sosyal diyaloÄŸu da kapsayan çoÄŸulculuk ancak ve ancak bu ilkeyle mümkün olur" ifadelerini kullandı.

Emperyal akıl ve kapitalist sermayenin dünyayı sömürmenin, insanın esirleÅŸtirmenin peÅŸinde olduÄŸunu söyleyen Yalçın, "Yeraltı ve yerüstü kaynaklarının bu sistemle kendilerine zimmetlemek istiyorlar. Ne yazık ki, bunu da büyük oranda baÅŸardılar. Ve ne mutlu ki, bizi emek mücadelesinin muhalif kimliklerimizi, sendikal mücadelemizi sömüremediler, yok edemediler. Bu noktada tereddütsüz insanlığın hem ufku hem de umudu olduÄŸumuzu söylemeliyim. Biz bu türden konferanslarla sermayenin sömürüsüne karşı direnenlerin buluÅŸmasını, kucaklaÅŸmasını, ortaklaÅŸmasını hızlandırmalı ve güçlü kılmalıyız. Bizler, yani emeÄŸin koruyucusu olan sendikacılar sadece emek hareketi lideri deÄŸil, insan haklarını, insan onurunu koruyan erdemli aktivistleriyiz" diye konuÅŸtu.

"Küresel Rekabeti Artırmanın DeÄŸil Küresel Adaleti SaÄŸlamanın Derdinde Olmalıyız"

Yalçın sözlerini ÅŸu ÅŸekilde sürdürdü: "Bu konferansta ortaya koyacağımız fikirler, paylaÅŸacağımız gerçekler ve uzlaÅŸacağımız hedefler sadece günü deÄŸil çağı, sadece emeÄŸi deÄŸil insanlığı kurtarma ve koruma kapasitemizi de artırmalı. Konferansın baÅŸlığında üç ana kavram var: insan, yani dünyayı yaÅŸanabilir kılan özne, Emek, yani dünyayı yaÅŸanır kılan eylem ve küresel rekabet, bugünkü haliyle dünyayı yaÅŸanmaz hale getiren ve savaÅŸ gezegenine dönüÅŸtüren kahrolası en yüksek kar, en yüksek pay arayışı. Bilmiyorum içinizde bunlarla ilgili farklı bir tanım yapan var mı? Bizim coÄŸrafyamızda sıkça kullanılan bir ifade vardır: para deÄŸil insan biriktirmek lazım. Ben bunu biraz da farklılaÅŸtırarak ÅŸöyle söylemek istiyorum. Küresel rekabeti artırmanın deÄŸil küresel adaleti saÄŸlamanın derdinde olmalıyız. İnsan ve emek bunu fazlasıyla hak ediyor. Dünyanın hemen her ülkesinde sendikalar, hemen her bölgesinde ve kıtasında uluslararası üst kuruluÅŸlar var. Emek ve sendikal haklar için mücadele ediyorlar. Yönümüzü ve gücümüzü birleÅŸtirirsek yükümüzü hafifletiriz. Ufkumuzu ortak belirlersek sıkıntılarımızı sona erdiririz. Biz en yüksek pay sahibi olmanın deÄŸil hakkımız olanı, terimizin karşılığı olanı, adaletin gereÄŸi olanı kazanmanın mücadelesini veriyoruz. Bunun da yolu belli. Adaletli bir sistem ve hakça bölüÅŸmeyi saÄŸlayacak kuramlar ve kurallar. Bu konferansın dört oturumunda da beklentimiz bu hedefi destekleyecek çaÄŸrıların, itirazların ve tekliflerin dile getirilmesi. Her zaman söylüyoruz, bir kez daha tekrar edelim… alın terinin, gözyaşının ve tebessümün rengi ortak. Oysa para öyle mi? Birimleri, isimleri, deÄŸerleri, ÅŸekilleri dahi farklı. Sermaye bu farklılığa raÄŸmen ortak hareket ederken, emek bu kadar ortaklığa raÄŸmen küresel dayanışmayı saÄŸlayamıyorsa sömürü bir fırsat olarak küreselcilerin, emperyal aklın ve kapitalist teorilerin en kolay eylemi olarak gerçekleÅŸmektedir. Oysa biz ÅŸunu söylemeliyiz… Sürekli olarak ve güçlü bir ÅŸekilde dünya beÅŸten emek sermayeden büyüktür. PaylaÅŸmayı unutan, savaÅŸmayı sürekli gündemde tutan bir dünyayı hiçbirimizin hak etmediÄŸine inanıyorum. Hak ettiÄŸimiz dünyayı kurmak için insan vasfımızı unutmadan, emeÄŸin deÄŸerini yok saymadan ve küresel rekabetin kirli çarkına maÄŸlup olmadan ayakta kalmalı, dayanışma içinde olmalı ve dünyayı adaletle yeniden kurmalıyız. YaÅŸasın sömürüye karşı direniÅŸimiz. YaÅŸasın insan, emek ve adalet için dayanışmamız."

Aslan: “KarşılaÅŸtığımız Sorunları Birlikte Dayanışma İçerisinde AÅŸabiliriz”

TODAİE Genel Müdürü Onur Ender Aslan, “Bu coÄŸrafyada, yönetim bilgisi bin yıldır Yönetim Okulları aracılığıyla nesilden nesile aktarılmaktadır. Selçuklularda Nizamülmülk’ün ilk mezunu olduÄŸu Atabeyler Okulu ile sürdürülen bu gelenek, Osmanlı’da Enderun ile geliÅŸerek varlığını devam ettirmiÅŸtir. Modern zamanlarda bu geleneÄŸin temsilcisi olarak Mekteb-i Mülkiye’ye geçen Yönetim Okulu olma vasfı, 1952 yılında kurulan TODAİE tarafından devralınmıştır. Bugün TODAİE, bu bin yıllık yönetim okulu geleneÄŸimizin modern temsilcisi olarak hem ülkemizin hem de dost ve kardeÅŸ ülkelerin üst düzey kamu yöneticilerini eÄŸitmektedir. Nitekim TODAİE’nin kuruluÅŸ sürecinde büyük emekleri olan Merhum BaÅŸbakanımız Adnan Menderes, Enstitümüzün kuruluÅŸ amacını ÅŸu ÅŸekilde ifade etmiÅŸtir: Amme idaresinin daha rasyonel bir ÅŸekilde tanzimine ve çalışmasına faydalı ilmi faaliyette bulunmak ve devlet memurlarının mesleki yetiÅŸmelerinde ilerlemeler temin etmek gibi gayet mühim gayeleri benimsemiÅŸ olan Enstitünün, yalnız Türkiye’nin deÄŸil aynı zamanda bütün Orta DoÄŸu memleketlerinin idari geliÅŸmesinde mühim bir amil olacağına inanmaktayız (25 Mart 1953, Milliyet Gazetesi). Dolayısıyla, TODAİE, Kamu yönetimi alanında yalnızca ülkemizin deÄŸil bölgenin de yönetim uygulamalarını bilimsel yöntemlerle araÅŸtırmak, geliÅŸtirmek ve öÄŸretmek ihtiyacıyla kurulmuÅŸtur. Bu doÄŸrultuda, 66’ıncı kuruluÅŸ yılını idrak ettiÄŸimiz TODAİE, yalnızca ülkemizin deÄŸil, Türkiye’nin yakın coÄŸrafyasını oluÅŸturan OrtadoÄŸu, Balkanlar ve Kafkasların en güçlü ve en saygın kamu yönetimi enstitüsü vasfını taşımakta olup, bundan büyük bir gurur duyduÄŸumuzu da bu vesileyle ifade etmek isterim. Enstitümüz bir yükseköÄŸretim kurumu olarak bu iÅŸlevlerini üç Akademik Åžube ve günün ihtiyaçlarının gerektirdiÄŸi sayıda ve nitelikte Akademik Merkezleri eliyle 66 yıldır baÅŸarıyla yürütmektedir. Uluslararası etkinliÄŸini gün geçtikçe artıran TODAİE, 2015 yılında Azerbaycan’da Kafkasya AraÅŸtırma ve EÄŸitim Merkezini de faaliyete geçirmiÅŸtir. Kamu Yönetimi Yüksek Lisans Programımız, Avrupa Kamu Yönetimi Akreditasyon BirliÄŸi tarafından akredite edilen Türkiye’deki tek yüksek lisans programıdır” dedi.

“Bugün 1000’i aÅŸkın yüksek lisans ve doktora öÄŸrencisi TODAİE’de eÄŸitimlerini sürdürmektedir. 43 farklı ülkeden misafir ettiÄŸimiz uluslararası öÄŸrencilerimiz toplam öÄŸrencilerimizin yaklaşık yüzde 17’sini oluÅŸturmaktadır” diyen Aslan, “Bu oran, TODAİE’yi Türkiye’deki yükseköÄŸretim kurumları arasında en ön sıralara taşımaktadır. Türkiye’nin 2023 yılı hedefleri doÄŸrultusunda artan uluslararası etkinliÄŸinin bir parçası olarak TODAİE’de lisansüstü eÄŸitim alan kamu personelinin yarısının uluslararası öÄŸrencilerden oluÅŸmasını hedefliyoruz. Bunun yanı sıra Enstitümüz kısa süreli eÄŸitim programlarıyla da her yıl on bine yakın kamu görevlisine eÄŸitim hizmeti sunmakta ve kamu yöneticilerinin kapasitelerinin artırılması programları düzenlemektedir. Derleme-yayın faaliyetimizin en önemli parçasını oluÅŸturan süreli yayın faaliyeti kapsamında Enstitümüzün 5 dergisinden biri olan Amme İdaresi Dergisi, Social Sciences Citation Index (SSCI) tarafından endekslenen Türkiye’nin en saygın kamu yönetimi dergisidir. Enstitümüz üst düzey kamu yöneticilerine verdiÄŸi eÄŸitim, yayın ve araÅŸtırma hizmetleri ile gönül coÄŸrafyamızdaki dost ve kardeÅŸ ülkelerle iÅŸ birliÄŸini sürdürmeye devam edecektir. Bu çalışmaların bir baÅŸka önemli ayağını oluÅŸturan bu Kongremizde, farklı ülke sendikacıları arasında ortak bir tartışma zemini saÄŸlayarak sendikaların mevcut durumlarını ve karşılaÅŸtıkları zorlukları belirli temalar etrafında tartışmalarını saÄŸlamak istiyoruz. Bu kapsamda; sürdürülebilir kalkınmadan, göç ve emek sömürüsüne, küresel rekabetten çalışma koÅŸullarına kadar sendikaların doÄŸrudan taraf olduÄŸu birçok konuda yararlı tartışmalar yapılacağına inancım tamdır. Bu vesileyle İnsan, Emek ve Küresel Rekabet Uluslararası Kongresi’nin düzenlenmesinde emeÄŸi geçen herkesi bir kez daha kutluyor, Kongrenin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

DiÄŸer Haberler

Bizi Takip Edin
        
Duyurular

Samsun DSİ 7.Bölge Müdürlüğünde çalışan üyemiz Yahya Bozkurt'un annesi vefat etmiştir. Cenazesi 04 Aralık Çarşamba günü Havza ilçesinde öğle namazına müteakip kaldırılacaktır. Allah rahmet eylesin. (Tel: 0531 976 11 22)
04 Aralık 2019

Samsun EÜAŞ Hasan Uğurlu HES İşletme Müdür Yardımcısı ve Yeşilırmak Şube Eski Başkan Yardımcımız Muammer Töngel'in kardeşi vefat etmiştir. Cenazesi 18 Kasım Pazartesi günü öğle namazına müteakip Kavak ilçesi Beybesli Mahallesi'nde defnedilecektir. Allah rahmet eylesin. (Tel: 0535 653 69 63)
18 Kasım 2019

Samsun Yük Tevzi Müdürlüğünde çalışan üyemiz Yavuz Türkdönmez`in annesi vefat etmiştir. Cenazesi 14 Kasım Perşembe günü Samsun Büyük Cami’den ikindi namazına müteakip kaldırılacaktır. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.
14 Kasım 2019

Üyelerimizden, Kastamonu DSİ 23. Bölge Müdürlüğü Makina İmalat Şube Müdürümüz İbrahim Erol Ankara’da kanser tedavisi gördüğü hastanede vefat etmiştir. Cenazesi 14 Kasım Perşembe günü Kastamonu’da defnedilecektir. Merhuma Allah’tan rahmet, ailesine ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz.
13 Kasım 2019

EÜAŞ İstanbul Doğalgaz Santrali İşletme Müdürlüklerinde İşletme Müdür Yardımcısı olarak görev yapan üyemiz Erdener Vuruk'un babası vefat etmiştir. Merhuma Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileriz. (Tel: 0532 549 41 97)
07 Kasım 2019

EÜAŞ Destek Hizmetleri Daire Başkanlığında Şube Müdürü olarak görev yapan üyemiz Osman Günay'ın kayınbabası vefat etmiştir. Merhuma Allah'tan rahmet, ailesine ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz. (Tel:0 505 709 57 61)
07 Kasım 2019

Sivas DSİ 19. Bölge Müdürlüğü’nde görevli üyemiz Cengiz YURTSEVEN' in annesi vefat etmiştir. Cenazesi 18 Ekim Cuma namazına müteakip Gürün ilçesi Yukarısuçatı Mahallesinden kaldırılacaktır. Merhuma Allah'tan rahmet, kederli ailesine başsağlığı ve sabır diliyoruz.
17 Ekim 2019

Sivas DSİ 19. Bölge Müdürlüğü’nde görevli üyemiz Cengiz YURTSEVEN' in annesi vefat etmiştir. Cenazesi 18 Ekim Cuma namazına müteakip Gürün ilçesi Yukarısuçatı Mahallesinden kaldırılacaktır. Merhuma Allah'tan rahmet, kederli ailesine başsağlığı ve sabır diliyoruz.
17 Ekim 2019

Sivas DSİ 19. Bölge Müdürlüğü’nde görevli üyemiz Cengiz YURTSEVEN' in annesi vefat etmiştir. Cenazesi 18 Ekim Cuma namazına müteakip Gürün ilçesi Yukarısuçatı Mahallesinden kaldırılacaktır. Merhuma Allah'tan rahmet, kederli ailesine başsağlığı ve sabır dileriz.
17 Ekim 2019

Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyemiz Gürkan Kaya’nın Anneannesi vefat etmiştir. Merhumeye Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz.
06 Ekim 2019

Copyright © 2019  |  Enerji Bir-Sen