Tonbul: “Kamudaki Sorunların Çözümü İçin Toplu Sözleşme Alternatifsiz Bir Fırsattır”
3 Ağustos’ta açıklanan enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Tonbul “Son yıllarda yüksek enflasyon nedeniyle TÜİK’in açıklamış olduğu enflasyon rakamları ile çarşı pazar rakamları arasındaki fark, vatandaş nazarında kuruma karşı bir güven sarsılmasına neden olmuştur. Bugün enflasyonun piyasa gerçeklerine yakın seviyede açıklanması bu güveni tekrar vatandaşa sağladı. Hazine ve Maliye Bakanı Sn. Mehmet Şimşek’in, reel ekonomiye geçeceğimizi, piyasa gerçeklerine daha rasyonel bakacağımızı ifade etmesi, ülkece içinde bulunduğumuz ekonomik durumun ve çözüm yollarının şeffaf bir şekilde vatandaşa anlatılmasını ve ona göre uygulamaya alınmasını gerekmektedir” şeklinde konuştu.
Deprem bütçesinin oluşturduğu maliyet ile birlikte hükümetin sıkı para politikasına geçmesinin tahmin edilebilir olduğunu ifade eden Tonbul, öncelikle kamu görevlilerinin ücretlerinde piyasa gerçekleriyle bağdaşan, makul ve hakkaniyetli bir artış sağlanmasının kaçınılmaz olduğunu ve acı faturanın kamu görevlilerine kesilmemesi gerektiğini belirtti.
Tonbul “6 Şubat’ta yaşadığımız büyük deprem felaketinden etkilenen vatandaşlarımızın yaralarını sarabilmek için devletimizin sarfettiği çabanın ve buna ayırdığı bütçenin farkındayız. Bununla birlikte depremin ülke ekonomisi üzerindeki yıkıcı etkisini yalnızca deprem bölgesinde değil ülkenin tamamında hissedebiliyoruz. Büyük şehirler başta olmak üzere depremden etkilenen vatandaşlarımızın artan konut ihtiyacı neticesinde ülkenin tamamında kiralar ortalama %100 artış göstermiştir. En düşük kamu görevlisi aylığının 22 bin TL olduğu bir zeminde memurlarımızın hem kirasını ödemesi hem ailesinin geçimini sağlaması imkansızlaşmıştır. Elbette ki depremzede vatandaşlarımızın yaralarını hep birlikte saracağız ancak bunu yaparken maaliyeti kamu görevlilerimize kesmeden, onları bu ekonomik imkansızlığa terk etmeden yapmalıyız” ifadelerini kullandı.
Temmuz ayında %17,55’lik artışa ek, seçim vaadi olarak kamu görevlilerine verilen 8.077TL’lik seyyanen artışın emekli kamu görevlilerine verilmemesinin ve aylık artış oranlarının %25’le kısıtlı kalmasının emeklilerin geçinimini imkansızlaştırdığını vurgulayan Tonbul “Çalışan ve emekli kamu görevlileri arasındaki ücret makasının bu denli açılması emekliliği doldu halde geçim kaygısı nedeniyle memurlarımızı yaş haddi dolana kadar çalışmaya mecbur bırakıyor, bunun neticesinde kurumlarımız ihtiyaç duyduğu genç ve dinamik yeni nesle her geçen gün daha geç erişmiş oluyor. Kamudaki ücret dengesi, iş barışı ve istihdam sirkülasyonunun sağlıklı seyredebilmesi için Toplu Sözleşme güzel bir fırsattır. Memur-Sen olarak masaya taşıdığımız haklı, makul ve gerçekçi taleplerimizin karşılanması bu sorunların çözülmesi için muktedirdir” dedi.